ICLAFI sempozyumu ve yıllık toplantısı İzmir’de yapıldı
Tarihi Liman Kenti’nin tanınırlığını arttırmak gayesiyle çalışmalarını sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi UNESCO toplantısına mesken sahipliği yaptı. Yeni iş birliği imkanlarının geliştirilmesine yönelik kararların alındığı toplantıda, kültürel mirasın korunmasına yönelik İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TARKEM’in çalışmaları övgü aldı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TARKEM Genel Müdürlüğü, UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin müşavere organı Milletlerarası Anıtlar ve Sitler Kurulu’nun (ICOMOS) Yasal Yönetimsel ve Mali Mevzular Milletlerarası Bilimsel Komitesi (ICLAFI) Sempozyumu’na mesken sahipliği yaptı. Kentin kültür mirasının korunması ve UNESCO süreksiz adaylık listesinde bulunan Tarihi Liman Kenti’nin tanınırlığının arttırılmasına yönelik çalışmalar kapsamındaki programa İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, TARKEM Genel Müdürü Sergenç İneler, ICOMOS ile ICLAFI temsilcileri katıldı. Yemişçizade Konağı’nda düzenlenen açılış toplantısında, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ICOMOS Türkiye Ulusal Komitesi ortasında yeni işbirliği imkanlarının geliştirilmesine yönelik fikir alışverişinde bulunuldu ve kentin tarihi dokusunun korunmasına katkı sunacak çalışmal ar ele alındı.
“İzmir bir dünya mirasıdır”
Toplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, tarihi 8 bin 500 yıla uzanan İzmir’in, bir dünya mirası olduğunu söyledi. Lider Soyer, “İlimiz UNESCO Dünya Mirası kriterlerine uygun birçok doğal ve antik sit alanını bünyesinde barındırıyor. Bunlar ortasında, hâlihazırda Dünya Miras Alanları olan dünyaca ünlü Efes ve Bergama kentleri ile süreksiz listede yer alan başka dört doğal yahut tarihi alan yer alıyor” dedi.
Soyer: “Tarihi mirasımızı korumak için kıymetli çalışmalar yaptık”
Tarihi İzmir Liman Kenti’nin UNESCO süreksiz listesindeki yerlerden biri olduğunu hatırlatan Lider Soyer, “Kemeraltı, Basmane ve Kadifekale bölgelerini içeren Tarihi İzmir Liman Kenti alanında çok sayıda simge yapı buluyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu mirası korumak için değerli yatırımlar yaptı. Üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları işbirliği ile çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıyeten kamu-özel kesim paydaşlığıyla tarihi liman kentindeki müdafaa yatırımlarını geliştirmek için TARKEM şirketini kurduk” diye konuştu.
TARKEM Genel Müdürü Sergenç İneler de bu aktifliğin ICLAFI üyeleri için tahminen küçük bir adım olarak görüldüğünü lakin İzmir açısından çok manalı olduğunu belirtti.
İzmir deklarasyonu yayımlandı
EGİAD Toplumsal ve Kültürel Etkinlikler Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun akabinde ICLAFI, 21 unsurluk “İzmir Deklarasyonu” yayımladı. Deklarasyonda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TARKEM’in çalışmalarından övgüyle bahsedildi. İzmir’deki UNESCO Dünya Mirası Süreksiz Listesi’ndeki tüm alanlara sahip çıkılması gerektiği bildirildi. COMOS-ICLAFI Memleketler arası Bilimsel Komitesi’nin “İzmir Kültür Mirası Muhafaza Önerileri” başlığıyla hazırladığı deklarasyonda, “Gözlem ve Tespitler”, “İlkeler ve Hedefler”, “Öneriler ve Eylemler” kısımları yer aldı.
Büyükşehir ve TARKEM’in çalışmalarına övgü
Deklerasyonun “Gözlem ve Tespitler” kısmında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kültürel mirası yaşatma çalışmaları bilhassa arkeolojik alanlardaki hafriyat ve araştırma faaliyetlerine sağladığı kayda paha mali dayanaklar, UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydı sağlanan Efes ve Bergama, aday listede bulunan Birgi, İzmir Tarihi Liman Kenti, Çandarlı, Foça ve Çeşme kaleleri ile şimdi adaylık kayıtları gerçekleştirilmese de bu potansiyele sahip kaç kültürel miras alanlarını UNESCO’nun ve ICOMOS’un çerçevesini çizdiği çağdaş muhafaza standartlarına uygun olarak muhafazaya ve yönetmeye yönelik kıymetli adımlar atıldığının altı çizildi. Kamu, özel kesim ve sivil toplum ekseninde şeffaf ve iştirakçi bir halde tarihi kent merkezi ile ekonomik, toplumsal, kültürel münasebetleri mülkiy et yapısını büyük ölçüde değiştirmeden geliştirmeye çalışan TARKEM modeli başarılı bir kamu-özel kesim işbirliği modeli olarak vurgulandı.
Dayanışma vurgusu
Deklarasyonun “İlkeler ve Hedefler” kısmında kültürel mirasları muhafazanın yalnızca kamunun değil herkesin sorumluluğunda olduğu, paydaşlık ve dayanışma anlayışı ile geliştirilmesi gerektiği, toplumun bu iştirake dahil edilmesi, paydaşlıklar yoluyla yürütülen projeler ile yaratılacak artının kamuya aktarılmasının gözetilmesi, yaratıcı ekonomiler ve kültür sanayilerinin gelişimi için yeni yatırım fırsatlarının geliştirilmesi gerekliliğine dikkat çekildi.
Döngüsel Kültür ideolojisi doğrultusunda çalışılmalı
Deklerasyonun “Öneriler ve Eylemler” kısmında ise kültür mirasının korunması ve tanıtılması konusunda lokal idarelerin faal rol almasının devam etmesi, büyükşehir ile ilçe belediyeleri ortasındaki uyumun sürekliğinin sağlanması, kültür mirasının korunmasında kıymetli bir mali kaynak olan emlak vergilerinden toplanan hissenin faal kullanılması, muhafazaya ayrılan kamu kaynaklarının devamının sağlanması, yeni finansal kaynakların garanti altına alınması için ulusal ve milletlerarası fırsatların ve proje davetlerinin bir takım tarafından izlenmesi gerektiğinin altı çizildi. Bilim, araştırma ve yenilik asıllı idarelerde üniversitelerle çalışılması, kültürel miras alanları için hazırlanan idare planlarının aktif uygulanması, yürütülen yine işlevlendirme projelerinde yapıların ve alanın özgünlük ve büt ünlüğünün korunması, mülkiyet dokusunun korunmasına dikkat edilmesi, 2021 yılında İzmir’de düzenlenen UCLG 4. Kültür Tepesi’nde ortaya koyulan “Döngüsel Kültür” ideolojisi doğrultusunda çalışılması teklifler ortasında yer aldı
ICLAFİ 28 komiteden biri
UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin müracaat organı olarak misyon yapan ICOMOS-Uluslararası Anıtlar ve Sitler Kurulu’nun bünyesinde 28 bilimsel komite kendi uzmanlık alanlarında çalışmalarını sürdürüyor. Bu komitelerden biri olan ICLAFI her yıl farklı bir ülkede bilimsel komite toplantılarını yapıyor.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
